1984-05-14 Milliyet (Asım Can Gündüz, Devil, Whisky, Axe, Denge, Clips, E-5, Painted Bird) (2)

“Rock Festivali”nde gençler çılgınlık duvarını aştı

Haberin metni şöyle:

Tuhaf mı tuhaf, ilginç mi ilginç giysili gençlerin izlediği konser, “Diskocu”-“Heavy Metalci” fraksiyon çekişmesine dönüştü.

“DANGURUNTTFLOOOŞHH… Maouuuhht… Vauvaaaavv… Şakunturura, sellibaaam. Iııh… Ih, ıh, ıh, ıh, fönaampololu, sakuram, estebina, sakurum…”

Vay başına yukarıdaki yazıyı dizecek dizgicinin, vay başına bu yazıyı okuyacak okuyucunun. Yok, yok, esas vay başına, dün Açıkhava Tiyatrosu’nda, “Rock Festivali”ni izleyenin. Sahnede, başında taç, elinde asa, kral bozuntuları mı ararsın, madenci kasklı, çizmeli gitarcılar, korsanlar, Kızılderililer, tek küpeli erkişiler, pijamalı davulcular mı sorarsın… Hele izleyenler. Sahnedekilerden alem. Bir köşeyi 300-400 gençten oluşan “Heavy Metal”ciler tutmuş. Çoğunun üzerinde siyah deri pantolonlar, montlar. Kollarından bacaklarından her kalınlıkta zincirler sarkıyor. Saçlar Travolta, James Dean koalisyonu. Çizmeler, eldivenler demir perçin dolu. Kemerler ona keza. O ilk paragraftaki egzantirik sesleri en çok bu “Heavy Metal”ciler çıkarıyor. Biraz yanlarında “Disko”cular. Aralarında büyük “fraksiyon çekişmesi” var. Sahnedeki Disko müziği yapıyorsa, kara giysililer yuhalayıp, el işareti yapıyor, yok çalan grup Rock çalıyorsa o zaman “Diskocular” küfrederken, “Heavy Metalci”ler tapınıyor.

İşte “Rock Festivali”nin kabataslak görüntüsü. Şimdi bir de detaylara girelim… Festival saat 14.00’te başlıyor. Açıkhava Tiyatrosu’nun dörtte üçü dolu. Yaş ortalaması 20 içerde. Arada torunuyla gezmeye çıkmışken yanlışlıkla festivale gelmiş, anneanneler, yaşlı turistler de var. Hırsızı, kaçıkçıyı, katili, teröristi görmüş güvenlik mensupları bu türden bir topluluğu ilk kez görmenin şaşkınlığı içinde. Ne yapılırsa müdahale edilecek pek belli değil. Grizu, Devil, Asım Can Gündüz, Ambulans gibi gruplar katılıyor festivale. Sahne arkasında genç kızlar tüm grupların elemanlarına dudaktan dudağa öpücük verip, “şans” diliyorlar. Seyredeni, seyredileniyle, adeta Amerikan gençleri bunlar. Davranışlar, haykırışlar, kiminde göğüste takılı haçlar ve aralarında konuştukları tarzan İngilizcesiyle, durum bu.

Sahneye çıkan her grup testerenin keman teline dokunması ya da yüklü bir TIR kamyonunun kristal eşya pasajına girmesine yakın sesler çıkararak, “icra-i sanat” eyliyor. Bu ilginç konsere saat 16.30’a dek şans tanıyan gökyüzü de kendini tutamayıp ağlayınca, yağmur ortalığı daha bir alem ediyor. Yani kısaca bu pazar günü, pazar yerine, bu “Anneler Günü” ana-baba gününe dönerken, “Rock mu, Disko mu?” sorusu Türkiye’nin gündemindeki tarihi yerini alıyor.

“ANNELER GÜNÜ”nün ana-baba gününe dönüştüğü “Rock Festivali’nde Heavy Metal olarak adlandırılan gençler grubu siyah deri giysileri, zincirler, demir perçinli eldivenler ve kemerlerle çılgın gibi dans edip coştular. Zaman zaman sahneye fırlayan gençleri güvenlik görevlileri güçlükle sahneden uzaklaştırdı.

Yorum yap: