1997-10-11 Rotting Christ konser sonrası
11 Ekim 1997

Rotting Christ konseri

DNA’de devam eden tadilatlar bitmediği için bu konser Alt Kemancı’ya taşındı. Başta klavyeci Georgios Tolias sahneye çıkıp seyirciye bir intro sundu, ardından diğer grup üyeleri de gelip girişi “Sorrowful Farewell” ile yaptılar. İçeride yüksek bir coşku ortamı oluşmuştu. Ancak aksilikler devam etti. Amfi trafosu yandığı için konser yarıda kesildi, o düzeltilince mikser ısınıp kendini kilitledi. Soğuyup tekrar açılması yaklaşık on dört dakika sürdü, seyirci de o süre boyunca konserin devam etmesini bekledi. Sorunlar düzelince grup performansından bir şey kaybetmeden sahnesine devam etti ve bis bölümünde “Non Serviam” ve “Among Two Storms” şarkılarını çalarak İstanbul seyircisiyle gelecekteki konserlere dek vedalaştı. Organizasyon ekibi, Rotting Christ ve Century Media adına bir yandan Pentagram ile “Anatolia” albümünün dağıtımı ile ilgili görüşmeye, diğer yandan Rotting Christ’ı izlemeye gelen Andy Ernst, başarıyla tamamlanan konseri kutlamak için meyhaneye gidip fasıl ve rakı eşliğinde masaya oturdu.

Yorum yap:

Sonraki 5 olay:
Ocak 1998

Non Serviam 1. Sayı

Çağlan Tekil’in 1996-1997’deki askerlik dönüşü sonrası Rotting Christ konserini düzenledikten sonra giriştiği yeni dergi projesiydi Non Serviam. İlk sayıyı neredeyse tek başına çıkardı, ona en çok Güzin adlı arkadaşı yardım etti. İçeride ayrıca Ufuk Önen ve Özlem Kumrular’ın da imzaları bulunmakta. Çok okunaklı değil ama son sayfalardaki “Neden Laneth Diil?” başlıklı yazı 80’lerin sonlarından Laneth’in kuruluşuna kadar geçen süreyi çok güzel aydınlatıyor. Non Serviam ikinci sayısıyla birlikte kalabalıklaştı ve Laneth ile kesişim kümesi bulunan bir ekiple 26 sayı kadar sürdü.

1998-02-01 Pagan (1) (Yelda Aktuna)
1 Şubat 1998

Nightfall ve Pagan konseri

Ekim 1997’de Rotting Christ konseriyle geri dönüşünü ilan eden Çağlan Tekil, fazla vakit geçirmeden arkadaşlarıyla beraber bir başka konser daha düzenledi. Konuk yine Yunanistan’dan oldu, gotik metal grubu Nightfall ayarlandı. Nightfall öncesi sahneye çıkacak yerli grup ise 1995’te kurulmuş olmalarına rağmen ilk konserlerini verecek olan black metal grubu Pagan idi. 1 Şubat konserin günü, El Nino Club ya da diğer ismiyle Orta Kemancı ise konserin mekanıydı. Kapılar 15:30’da açıldı, yarım saat sonra banttan müzik yayını başladı. Saat 17:05’te başlayan Pagan performansı ile birlikte bu konser Türkiye’de zamanında başlayan nadir konserler arasına girdi. Sahneye simsiyah kıyafetlerle çıkan grup üyeleri arasında bir istisna bas gitarda o dönem geçici olarak bulunan Asafated ve Nekropsi basçısı Cenk Turanlı’nın rahat giyimiydi. Pagan sahneye çıktıktan yaklaşık elli dakika sonra Nightfall grubunun sırası geldi. Halen daha Rotting Christ etkisi altında kalan Çağlan Tekil, Nightfall’un performansını yetersiz buldu, davul haricinde birçok noktayı vasat olarak değerlendirdi. Şebek dergisi adına bu konseri yazan Arda Turaç ise grubun vokalisti Efthimis Karadimas ile yüz yüze sohbet etmenin de duygusallığı ile grubun performansından tam tersine büyülenmişti. Ses sistemi dışında bir eleştirisi olmadı. Öte yandan Çağlan Tekil Nightfall esnasındaki ses sistemini iyi bulmuştu.

İlgili olaylar:

Mart 1998

Non Serviam 2. Sayı

Non Serviam’ın ikinci sayısı ilkinden iki ay sonra çıktı, bu da derginin periyodu Laneth’in aksine iki aylık demekti. Çağlan Tekil’in yanında Laneth döneminden birçok yazar geri geldi. Yerli gruplardan Deimos ile röportaj yapıldı, Türkiye’den grupların yurtdışı ile ilişkileri incelendi, Nightfall öncesi çıkan Pagan’ın performansı değerlendirildi.

1998-09-07 Iron Maiden (Hicri) (2)
7 Eylül 1998

Iron Maiden konseri

Vokalde Bruce Dickinson yerine Blaze Bayley’in olması ve son albümün eleştiri oklarını toplaması heyecanın tavan yapmasına mani olmadı. Aralarında Doğu Yücel, Çağlar Neçelik, Akay Basalak, Tayfun Altınbaş ve dünyanın bir numaralı Destruction hayranı Bulgar Orhan’ın bulunduğu dinleyici topluluğu grubu karşılamak üzere Atatürk Havalimanı’na gittiler. Doğu Yücel yanında kamera getirmişti, böylece karşılama anları kaydedildi, topluluğun heyecanı görüntülere yansıdı.

7 Eylül Pazartesi günü saat 16:00 civarında The Marmara Oteli’nde konser için bir basın toplantısı gerçekleşti. Soruları daha çok Steve Harris, Blaze Bayley ve Nicko McBrain cevapladı. Soru-cevap faslından sonra kokteyl havasında geçen imza dağıtma faslında çoğunluk Steve Harris ve Nicko McBrain ile ilgileniyordu, Blaze Bayley köşede yalnız kaldı. Dave Murray ve Janick Gers ise toplantının ardından salondan çıkmıştı. O esnada otelin dışında da Iron Maiden hayranı kalabalık birikmişti, tezahüratlar yapılıyordu. 

Nihayet konser başladığında içeride dört bin kişi vardı. Steve Harris Türkiye milli takımının formasını giyerek sahneye çıktı. Açılış “Futureal” gibi tempolu bir şarkıyla olunca hem grup hem de seyirci coşkulu bir başlangıç yaptı. İlk gün on dokuz şarkı çalan grup, ikinci gün fazladan “The Clairvoyant” şarkısını çalarak 8 Eylül’de gelenlere sürpriz yaptı. “Heaven Can Wait” şarkısında her Iron Maiden konserinde olduğu gibi bir grup seyirci sahneye çağırıldı ve beraber koro olarak gruba eşlik ettiler.

1998-11-01 Slayer
1 Kasım 1998

Slayer konseri

1 Kasım’da İstanbul Açıkhava Tiyatrosu’nda gerçekleşecek olan konser aynı zamanda 1998’in son yabancı konseri olacaktı ancak bundan kimsenin haberi yoktu. Çünkü Slayer konserini organize eden Majör Müzik Organizasyon tarafından 25 Kasım için duyurulan Motörhead konseri bilet satışlarının inanılmaz düşük miktarda olmasından ötürü henüz iptal olmamıştı. Diğer yandan Slayer’a o dönemki turnesinde Entombed, Sepultura ve System of a Down eşlik ediyordu. Takvimi Türkiye’ye uyan bir tek System of a Down vardı, ancak süregelen Türk-Ermeni gerginliği ve grubun uzlaşmadan yana olmayan tavrı İstanbul’da Slayer’dan önce çalmasına engel oldu. Böylece Slayer Atina’dan İstanbul’a rötarlı bir şekilde geldi. Slayer için de bir karşılama komitesi Atatürk Havalimanı’na gitmişti. Burada Hicri Bozdağ grubun fotoğraflarını çekti, Kerry King memleketten dönüyor gibi koltuğunun altında bir koliyle uçaktan inmişti.

Konser saati geldiğinde Slayer sahneye yeni albümleri “Diabolus in Musica” içerisinde bulunan “Bitter Peace” şarkısını çalarak çıktı, şarkının sonu ara verilmeden yine bu albümden “Death’s Head” parçasına bağlandı. Böyle bir girişin ardından sessizlik oldu ve Tom Araya ilk anonsunu “Hi, we are Slayer from US!” şeklinde yaptı. Ardından eski şarkılar arka arkaya sıralandı: “Evil Has No Boundaries”, “Hell Awaits”, “Die By the Sword”… Az ve öz anons yapan Tom Araya, birkaç şarkı sonraki ikinci anonsuna başlamadan önce birkaç saniye kalabalığı süzdü. O sırada seyirciden “Black Magic” tezahüratları geliyordu. Bunun üzerine Tom Araya’nın anonsu “Biz ne çalarsak onu dinleyeceksiniz” oldu. Burçlardan bahsedip “Gemini” şarkısına geçti. “War Ensemble” şarkısının ardından Tom Araya az evvel biraz alınmış olan seyircilerin gönlünü alacak şekilde “Eğer siz plaklarımızı almasaydınız burada olmazdık!” deyip teşekkür etti. Kapanışı “Chemical Warfare” ile yaptılar ve ardından “Mandatory Suicide” ve “Angel of Death” parçalarını çaldıkları bis bölümüyle seyirciler tarafından uğurlandılar. Grup konserden sonra pek oyalanmadan, toplamda İstanbul’da sadece on bir saat kalmış olarak yoluna devam etti. Onlar için sıradaki durak İtalya idi.

Bu sıra bitti. Tekrar sıralayalım: Baştan sona Sondan başa